Kur’an’da Kader ve Sünnet
KADER VE SÜNNET
YARATILIŞ YASALARI
VAROLUŞ VE OLUŞ YASALARI
KADER: Evrendeki canlı ve cansız tüm varlıkların, varoluş(yaratılış) aşamasında Allah tarafından konulan çoğu defa matematiksel değerlere bağlı değişmez yasalardır(İLAHİ PROGRAM). Bunlar; fiziksel yasalar, kimyasal yasalar, biyolojik yasalar ve sosyolojik yasalardır. Kur’an’da bu yasalara işaret edilmesinin yanı sıra daha çok sosyolojik yasalara vurgu yapılmıştır. Sosyolojik yasalar, ilahi adalet yasaları olup, ‘Allah’ın sünneti (sünnetullah)’ adıyla ifade edilir.
SÜNNET: İlahi adalet yasaları, toplumları değiştirici ve dönüştürücü, medeniyetleri doğurucu, yükseltici, duraklatıcı, geriletici ve yokluğa götürücü nedenleri, tarihsel ve toplumsal değişmelere etki eden, bu değişimleri yönlendiren etkenleri ve ilkeleri ifade eder.
“Tarih, tekerrür eder.” sözü bu yasaya işaret etmektedir. “Kötülük yapan kötülük bulur.” veya “Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste!” atasözleri, yanlışta ısrarcı olanların yanlışlarının asla karşılıksız kalmayacağını anlatmaktadır. Toplumsal denge, toplumsal birlik ve beraberlik duygusunun barışla ve adaletle korunmasına bağlıdır. “…Hâlbuki fena düzen ancak sahibinin başına geçer. O halde öncekilerin kanunundan (sünnetinden) başka ne gözetiyorlar? Sen Allah’ın sünnetinde asla bir değişme bulamazsın. Sen Allah’ın sünnetinde asla bir başkalaşma da bulamazsın.” (35/43) Allah’ın sünneti (sünnetullah), toplumların kaderini belirleyen değişmez ilkelerdir.
Doğanın işleyiş yasası olan ilahî yasalar (kader) sonucu meydana gelen doğa olayları, Kur’an-ı Kerim’de, kötülüklerin bedelini ödeme anlamındaki ilahî adalet yasası (sünnetullah/ Allah’ın sünneti) ile doğrudan doğruya ilişkilendirilmemiştir. Doğa olayları birtakım fiziksel veya biyolojik gerçeklikler sonucu meydana gelmektedir. İnsanlar, doğa olaylarından ders çıkaracaklar ve bu yönde önlemlerini alacaklardır. Bu onların doğayı tanıma yönünde daha fazla bilimsel çalışma yapmalarına ve toplumsal yaşamlarını daha sağlıklı zeminlere oturtmalarına yardımcı olacaktır. Doğa olaylarının doğal afete dönüşmemesi için birtakım toplumsal sorumluluklar vardır. Aksi takdirde olayların felakete dönüşmesi kaçınılmaz olur. Bu amaçla her türlü önlem alınmalıdır. Yapısal değişikliklerin yanı sıra insani ve ahlaki değerlere de önem verilmesi toplumsal barış ve güvenlik açısından önemlidir.
Toplumsal yasalar; toplumsal oluşum, gelişim, değişim ve çözülme ile ilgilidir. Yaşam ve insan ilişkilerini konu edinir. Sosyal bilimlerin alanıdır. İnsanlar tarafından oluşturulur. Neden sonuç ilişkisi vardır ve evrenseldir. Toplumsal yasalar da Allah’ın çizdiği bir kaderdir.
Kötülüğü yapanların yanında bunlara ilgisiz kalanlar da kötülüklerin olumsuz sonuçlarından etkilenirler. Toplumsal iyileşme ve bozulmanın bireylerle sıkı bir ilişkisi vardır. Bu durum Kur’an’da şöyle ifade edilir: (13/11) “…Allah, bir topluluk kendi özbenliklerinde olanı değiştirmedikçe onların durumunu değiştirmez.”
İnsanın olduğu gibi toplumun da bir ömrünün olması toplumsal yasa gereğidir. Kur’an’da: (7/34) “Her toplumun belirlenmiş bir eceli vardır. Ecelleri geldiğinde onu ne bir an erteleyebilirler ve ne de bir an öne alabilirler.” Böylece toplumlar, Allah’ın ortaya koyduğu toplumsal yasaya göre doğar, gelişir, geriler ve yok olurlar.
Toplumsal yasalar; dünün unutulmamasına, bugünün doğru yaşanmasına, geleceğin doğru planlanmasına katkı sağlar. Toplumsal yasalar, toplumsal olaylar arasında var olan sebep sonuç ilişkisini ifade eder. Toplumsal yasalara örnekler: Gelir dağılımının adil olduğu toplumlarda yoksulluk azalır, adaletin olmadığı toplumlarda barış bozulur, eşitlik ve adalet yoksa bunalım ve kargaşa dönemleri yaşanır. Kuraklık sonucu açlık ve susuzluk yaşayan insanların, yaşanabilir yerlere göz etmeleri ve tarımsal üretimin azalıp sanayileşmenin artmasıyla köyden kente olan göçün hızlanması toplumsal yasalara örnek verilebilir. “İnsanları eğitmeden hiçbir toplumsal, ekonomik ve siyasi gelişmeyi uzun süreli gerçekleştirmek mümkün değildir.” Süreklilik ve değişmezlik içeren bu yasalar, sürekli değişmekte olan dünyamızda, kalıcı değer ve ilkelere işaret eder.
Toplumsal yasalar insanların çevresiyle uyum içerisinde yaşamasını sağlar. Toplumsal bozulma ve çöküntü, toplumun tümünü etkiler. Allah’ın belirlediği değişmez toplumsal yasaları dikkate almayan toplumların çöküşü kaçınılmaz olmuştur. Kur’an’da anlatılan peygamber kıssalarına bakıldığında, peygamberlerin uyarılarına aldırış etmeyen toplumların ağır bedel ödedikleri görülür.
Toplumsal yasalar, insanların birbirlerinin hak ve hukuklarına özen göstermelerini ve zarar verici davranışlardan kaçınmalarını gerektirir. Yapılan haksızlığın yapanın yanına kâr kalmayacağı ve bundan tüm toplumun etkileneceği konusunda Kur’an’da şöyle buyrulur: (8/25) “(Öyle) Bir fitneden sakının ki, aranızdan yalnız haksızlık edenlere erişmekle kalmaz (hepinize erişir)…” Bu bakımdan adalet, sağlık ve güvenlik konularında toplumsal bilincin oluşması, toplumun huzuruna katkı sağlar. Bizler de toplumsal yasalar gereği, başkalarına iyilikte bulunmalı ve yararlı birey olmaya çalışmalıyız.
KUR’AN’DA ‘KADER’ SÖZCÜĞÜ
10Yunus suresi/5-“O, güneşi bir ışık (kaynağı), ayı da (geceleyin) bir aydınlık (kaynağı) kılan, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için ona menziller takdir edendir(BİR PROGRAMA(KADERE) BAĞLI KILANDIR). Allah, bunları (boş yere değil) ancak gerçek ile (hikmeti gereğince) yaratmıştır. O, âyetlerini, bilen bir topluma ayrı ayrı açıklamaktadır.”
13Ra’d suresi/17-“O, gökten su indirdi de dereler kendi ölçülerince(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE) dolup aktı ve sel üste çıkan köpüğü aldı götürdü. Süs eşyası veya yararlanılacak bir şey elde etmek için ateşte erittikleri şeylerden de böyle köpük olur. İşte Allah, hak ile batıla böyle misal getirir. Köpüğe gelince sönüp gider. İnsanlara yararlı olan ise yerde kalır. İşte Allah, böyle misaller verir.”
15 Hicr suresi/21-“Hiçbir şey yoktur ki hazineleri yanımızda olmasın. Biz onu ancak belli bir ölçüyle(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE) indiririz.”
23Müminun suresi/18-“Biz, gökten belli bir ölçüde(BİR PROGRAMA (KADERE) GÖRE) su indirdik de (faydalanmanız için) onu yeryüzünde tuttuk. Bizim onu tamamen gidermeye de muhakkak gücümüz yeter.”
25Furkan suresi/2-“O, göklerin ve yeryüzünün mülkü (hükümranlığı) kendisine ait olandır. Çocuk edinmemiştir. Mülkünde hiçbir ortağı da yoktur. O, her şeyi yaratmış ve yarattığı o şeyleri bir ölçüye göre takdir etmiştir(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILMIŞTIR).”
33Ahzab suresi/38-“Allah’ın, kendisine farz kıldığı şeyleri yerine getirmesi konusunda peygambere bir darlık yoktur. Daha önce gelip geçen peygamberler hakkında da Allah’ın kanunu(ALLAH’IN SÜNNETİ) böyledir. Allah’ın emri, kesinleşmiş bir hükümdür(BİR PROGRAMA (KADERE) GÖRE BAĞLI KILINMIŞ BİR PROGRAMDIR).”
34Sebe suresi/10-11-Andolsun, Davud’a tarafımızdan bir lütuf verdik. “Ey dağlar! Kuşların eşliğinde onunla birlikte tespih edin” dedik ve “(Bütün vücudu örtecek) zırhlar yap, işçilikte de ölçüyü tuttur(BİR PROGRAMA (KADERE) GÖRE HAREKET ET) diye demiri ona yumuşattık. “Salih amel işleyin. Çünkü ben sizin yaptıklarınızı görürüm” diye vahyettik.
36Yasin suresi/39-“Ayın dolaşımı için de konak yerleri (evreler) belirledik(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILDIK). Nihayet o, eğrilmiş kuru hurma dalı gibi olur.”
41Fussilet suresi/10-“O, (arzı yarattıktan sonra,) üzerine (kuleler gibi) sarsılmaz dağlar yerleştirdi, ona (sayısız) nimetler bağışladı ve oradaki geçim araçlarını onları arayanlar arasında eşit şekilde paylaştırdı(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILDI); (ve bütün bunları) dört evrede (yarattı).”
42Şura suresi/27-“Allah, kullarına (tümüne birden) rızkı bol bol verseydi, yeryüzünde mutlaka azgınlık ederlerdi. Fakat O, rızkı dilediği ölçüde(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE) indirir. Şüphesiz O, kullarından hakkıyla haberdardır ve onları hakkıyla görendir.”
43Zuhruf suresi/11-“O, gökten bir ölçüye göre yağmur indirendir. Biz onunla ölü araziyi canlandırdık. İşte siz de, böyle diriltileceksiniz.”
54Kamer suresi/12-“Yeryüzünü pınar pınar fışkırttık. Derken sular takdir edilmiş(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI) bir iş için birleşti.”
54Kamer suresi/49-“Gerçekten biz, her şeyi bir ölçü ve dengede(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE) yarattık.”
56Vakıa suresi/60-61-“Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILDIK). (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.”
65Talak suresi/3-“Onu beklemediği yerden rızıklandırır. Kim Allah’a tevekkül ederse, O kendisine yeter. Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah, her şeye bir ölçü(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE) koymuştur.”
65Talak suresi/7-“Eli geniş olan, elinin genişliğine göre(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE) nafaka versin. Rızkı dar olan da, Allah’ın ona verdiğinden (o ölçüde) harcasın. Allah, bir kimseyi ancak kendine verdiği ile yükümlü kılar. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.”
73Müzzemmil suresi/20-“Şüphesiz Rabbin, senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, yarısını ve üçte birini ibadetle geçirdiğini biliyor. Beraberinde bulunanlardan bir topluluk da böyle yapıyor. Allah, gece ve gündüzü düzenleyip takdir eder(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILAR). Sizin buna (gecenin tümünde yahut çoğunda ibadete) gücünüzün yetmeyeceğini bildi de sizi bağışladı (yükünüzü hafifletti.) Artık, Kur’an’dan kolayınıza geleni okuyun. Allah, içinizde hastaların bulunacağını, bir kısmınızın Allah’ın lütfundan rızık aramak üzere yeryüzünde dolaşacağını, diğer bir kısmınızın ise Allah yolunda çarpışacağını bilmektedir. O hâlde, Kur’an’dan kolayınıza geleni okuyun. Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin, Allah’a güzel bir borç verin. Kendiniz için önceden ne iyilik gönderirseniz, onu Allah katında daha üstün bir iyilik ve daha büyük mükâfat olarak bulursunuz. Allah’tan bağışlama dileyin. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
74Müddessir suresi/18-20-“Çünkü o, düşündü taşındı, ölçtü biçti. Kahrolası nasıl da ölçtü biçti! Yine kahrolası, nasıl ölçtü biçti!
76İnsan suresi/16-“Gümüşten billur kaplar ki, onları (ihtiyaca göre) ölçüp düzenlemişlerdir(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILMIŞLARDIR).”
77Mürselat suresi/21-22-“Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk. Sonra da ona ölçülü bir biçim verdik(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILDIK). Biz ne güzel biçim verenleriz(BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILANLARIZ)!”
80Abese suresi/19-“Az bir sudan (meniden). Onu yarattı ve ona ölçülü bir şekil verdi (BİR PROGRAMA(KADERE) GÖRE BAĞLI KILDI).”
97Kadir suresi/1-Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir(BİR PROGRAM(KADER) gecesinde indirdik. Kadir(BİR PROGRAM(KADER) gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin!
ALLAH’IN SÜNNETİ(SÜNNETULLAH)-İLÂHİ ADALET YASASI
Sünnet-3/137 4/26 8/38 15/13 17/77,77 18/55 33/38,62,62 35/43,43,43 40/85 48/23,23 Toplam 16 yerde
a)Allah’ın sünneti-17/77 33/38,62,62 35/43,43 40/85 48/23,23 9 yerde
b)Öncekilerin sünneti-8/38 15/13 18/55 35/43 4 yerde
c)Senden önce gönderdiğimiz kimselerin sünneti-17/77
d)Sizden önceki kişilerin sünnetleri-4/26
e)Sizden önceki sünnetler-3/137
3Al-i İmran suresi/137-“Sizden önce (nice) hayat tarzları(SÜNNETLER) gelip geçti. Öyleyse, yeryüzünde dolaşın ve hakikati yalanlayanların sonunun ne olduğunu görün.”
4Nisa suresi/26-Allah (bütün bunları) size açıklamak, öncekilerin (doğru) hayat tarzlarına (SÜNNETLER) sizi yöneltmek ve size bağışlayıcılığı ile yaklaşmak ister; zira Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.
8Enfal suresi/38 İnkâr edenlere söyle: Eğer (iman edip, düşmanlık ve savaştan) vazgeçerlerse, geçmiş günahları bağışlanır. Eğer (düşmanlık ve savaşa) dönerlerse, öncekilere uygulanan ilâhî kanun(SÜNNET) devam etmiş olacaktır.
15Hicr suresi/13 -Önceki milletlerin (helâkine dair Allah’ın) kanunu (SÜNNET) geçmiş iken onlar buna (Kur’an’a) inanmazlar.
17İsra suresi/77-Senden önce gönderdiğimiz peygamberlerimiz hakkındaki kanun(SÜNNET) böyledir. Bizim kanunumuzda(SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ) hiçbir değişme bulamazsın.
18Kehf suresi/55-“İnsanlara hidayet geldikten sonra onların inanmalarına ve Rab’lerinden mağfiret dilemelerine, ancak, öncekilerin başına gelenlerin(SÜNNET) kendi başlarına da gelmesi, ya da kendilerine azabın göz göre göre gelmesi (yönündeki beklentileri) engel olmuştur.”
33Ahzab suresi/38 -“Allah’ın, kendisine farz kıldığı şeyleri yerine getirmesi konusunda peygambere bir darlık yoktur. Daha önce gelip geçen peygamberler hakkında da Allah’ın kanunu(SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ) böyledir. Allah’ın emri, kesinleşmiş bir hükümdür.”
33Ahzab suresi/62-Daha önce gelip geçenler hakkında da Allah’ın kanunu(SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ) böyledir. Allah’ın kanununda (SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ) asla değişme bulamazsın.
35Fatır suresi/43–“Yeryüzünde büyüklük taslamak ve kötü tuzak kurmak için (böyle davranıyorlardı). Oysa kötü tuzak, ancak sahibini kuşatır. Onlar ancak öncekilere uygulanan kanunu(SÜNNET) bekliyorlar. Sen Allah’ın kanununda(SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ) hiçbir değişiklik bulamazsın. Sen, Allah’ın kanununda hiçbir sapma bulamazsın.”
40Mümin suresi/85–“Fakat azâbımızı gördükleri zaman inanmaları, kendilerine fayda vermedi. Bu, Allah’ın kulları hakkında eskiden beri yürürlükte olan kanunudur(SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ). İşte orada inkârcılar hüsrana uğradılar.”
48Fetih suresi/23-Allah’ın öteden beri işleyip duran kanunu (budur) (SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ). Allah’ın kanununda (SÜNNETULLAH – ALLAH’IN SÜNNETİ) asla bir değişiklik bulamazsın.
SOSYOLOJİK YASALARA(SÜNNETULLAHA) İŞARET EDEN AYETLER
7A’raf suresi/34- Ve her toplum için bir vade belirlenmiştir: Öyle ki, vadeleri dolduğunda onu bir tek an olsun, ne geciktirebilirler ne de öne alabilirler.
8Enfal suresi/53- Bu böyledir, çünkü Allah, bir topluma bahşettiği nimeti ve esenliği, o toplum kendi gidişini değiştirmedikçe asla değiştirmez; ve (bilin ki) Allah her şeyi işiten, her şeyi bilendir.
8Enfal suresi/25- Ve kötülük yönündeki öyle bir ayrıntıya(fitneye) karşı uyanık ve duyarlı olun ki o, ötekileri dışta tutarak yalnızca hakkı inkara kalkışanlara musallat olmaz; ve bilin ki Allah azapta çok çetindir
13Ra’d suresi/11- Gerçek şu ki, insanlar kendi iç dünyalarını değiştirmeden Allah onların durumunu değiştirmez; ve Allah insanlara (kendi kötülüklerinin bir sonucu olarak) bir felaket tattıracağı zaman hiçbir şey bunun önünde duramaz: çünkü onların, kendilerini O’na karşı koruyabilecek kimseleri yoktur.
35Fatır suresi/43–“Yeryüzünde büyüklük taslamak ve kötü tuzak kurmak için (böyle davranıyorlardı). Oysa kötü tuzak, ancak sahibini kuşatır. Onlar ancak öncekilere uygulanan kanunu(SÜNNET) bekliyorlar. Sen Allah’ın kanununda(SÜNNETULLAH-ALLAH’IN SÜNNETİ) hiçbir değişiklik bulamazsın. Sen, Allah’ın kanununda hiçbir sapma bulamazsın.”
11Hud suresi/116-Sizden önceki nesillerden aklı başında kimseler (insanları) yeryüzünde bozgunculuk yapmaktan alıkoysalardı ya! Ancak içlerinden kendilerini kurtardığımız pek az kimse bunu yapmıştı. Zulmedenler ise içinde şımartıldıkları refahın ardına düştüler ve günahkâr kimseler oldular.
7A’raf suresi/164-Hani onlardan bir topluluk demişti ki: “Siz, Allah’ın helâk edeceği veya şiddetli bir azaba uğratacağı bir kavme ne diye (boş yere) öğüt veriyorsunuz?” Onlar da, “Rabbinize bir mazeret beyan etmek için, bir de belki Allah’a karşı gelmekten sakınırlar diye (öğüt veriyoruz)” demişlerdi. 165-Onlar kendilerine hatırlatılanı unutunca, biz de kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık. Zulmedenleri yoldan çıkmaları sebebiyle, şiddetli bir azapla yakaladık.
17İsra suresi/16-Ama bir toplumu yok etmeyi irade ettiğimiz zaman o toplumun refaha gömülmüş seçkinlerine son uyarı(ları)mızı iletiriz; ve (eğer) onlar günahkarca yaşamaya devam ederler(se), cezalandırıcı yargı artık o toplum için kaçınılmaz olur; ve Biz de onu darmadağın ederiz.
Yaşadığımız olayların /davranışlarımızın sorumluluğu kime aittir?
1)Kendimize bağlamak: “Başınıza gelenler, kendi yaptıklarınızdan kaynaklanmaktadır. Şura/30 “Sana gelen her iyilik, Allah’tan, sana gelen her kötülük, kendinden kaynaklanmaktadır…” Nisa/79 Örnekler: Çalıştık ve Allah’a dua ettik. Allah da bizi başarılı kıldı; çünkü çalıştık ve dua ettik.
2)Dış etkenlere bağlamak: Yaptıklarımız ve yaşadıklarımızdan başkalarını sorumlu görmek, sorumluluğu başkalarına yüklemektir. Bu ise, sorunların nedenlerini değil, gerçek nedenlerini araştırmamaktan kaynaklanmaktadır. Örnekler: Büyü, Fal, kehanet ve astroloji, Şans/sızlık, Uğur/suzluk, Tesadüf, Burç, Nazar, Muska, Kader , Rüya
Doğadaki ilahî yasalar: Suyun kaldırma kuvveti(Arşimet prensibi), Yerçekimi Kanunu, saf maddelerin belli sıcaklıkta hal değiştirmesi, gece ve gündüzün oluşması, mevsimlerin oluşması, Dünya’nın kendi ekseni etrafında ve Güneş etrafında dönmesi, evrenin gitgide genişlemesi, Güneşin doğması ve batması, doğal afetler, hücrelerin işleyiş düzeni, yağmurun oluşumu, ateşin yakması, gelgit, yağmurun oluşumu, güneş ve ay tutulmaları, ateşin yakması. Gemiler, Allah’ın koyduğu suyun kaldırma yasası gereği okyanusta hareket etmektedir. “…Emri gereği denizde yüzüp gitmeleri için gemileri hizmetinize sundu.” (14/32)
Doğadaki sabit değerler: İnsanın kromozom sayısı(46), demirin atom ağırlığı(57), dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesi 1 günü, güneş etrafında dönmesi 1 yılı ifade eder. Altın oran, suyun donma ve kaynama noktası. Elementlerin proton sayısı ve atom ağırlığı. Genetik kodlar. Atmosferdeki sabit gazlar(Oksijen, Helyum, Hidrojen) ve oranı, sudaki(H2O) Hidrojen ve Oksijenin oranı, bileşiklerdeki(Su(H2O), Sülfürik asit(H2SO4), Glikoz(06H12C6) oranlar, karbondioksit(CO2) (“Allah, …her şeyi bir bir saymıştır.” 72/28)
KADER İNSANIN SORUMLULUK ALANIYLA İLGİLİ ÖNCEDEN BELİRLENENLER, YAZILANLAR, KAYDEDİLENLER, KISACA ALINYAZISI DEĞİLDİR
GELECEKTE YAZILACAKLAR
YAPIP-ETTİKLERİMİZ ÖNCEDEN DEĞİL BİZ YAPTIKTAN SONRA KAYDA GEÇİRİLMEKTEDİR
9Tevbe suresi/120-(Peygamber) şehrinin halkına da, onların çevresinde (yaşayan) bedevilere de (seferde) Allah’ın Elçisi’ne katılmaktan kaçınmak ve kendi canlarını o’nunkinden fazla gözetmek yaraşmaz. Çünkü, onlar Allah yolunda ne zaman susuzluk, yorgunluk ya da açlık çekseler; ne zaman hakkı inkar edenleri şaşırtan bir adım atsalar; ve ne zaman başlarına gelmesi mukadder olan şeye düşman eliyle uğratılsalar (sonuç ne olursa olsun) bu onların lehine mutlaka kaydedilmektedir (ÖNCEDEN BELİRLENMİŞ DEĞİLDİR). Çünkü Allah, iyilik yapanların emeklerini asla boşa çıkarmaz!
36Yasin suresi/12- Gerçek şu ki Biz, ölüyü yeniden hayata döndüreceğiz ve onların gelecek için yaptıkları her türlü (eylemi) ve geride bıraktıkları bütün (iyi ve kötü) izleri kayda geçireceğiz.
KONUŞTUKLARIMIZ ÖNCEDEN DEĞİL, BİZ KONUŞTUKTAN SONRA KAYDEDİLMEKTEDİR:
3Al-i İmran suresi/181- “Allah fakirdir, ama biz zenginiz!” diyenlerin sözlerini Allah duymuştur. Onların hem söylediklerini, hem de peygamberleri haksız yere öldürdüklerini kaydedeceğiz
19Meryem suresi/79- Asla! Biz onun (bu) söylediğini kaydedeceğiz ve onun (ahirette çekeceği) azabın süresini uzatacağız;
KAFADAN TASARLANANLAR ÖNCEDEN DEĞİL BİZ TASARLADIKTAN SONRA KAYDA GEÇİRİLMEKTEDİR:
4Nisa suresi/81- Onlar, “Biz sana itaat ediyoruz.” Derler, ama yanından uzaklaştıklarında, içlerinden bir kısmı, gecenin karanlığında, senin dile getirdiğin (inançlar)dan başka şeyler tasarlarlar; ve Allah onların böyle gece karanlığında tasarladıkları her şeyi kaydeder. O halde kendi başlarına bırak onları ve yalnızca Allaha güven; zira hiç kimse Allah kadar güvene layık olamaz.
ŞAHİTLİKLER (ŞAHİTLİK İDDİALARI) ÖNCEDEN DEĞİL, ŞAHİT OLDUKTAN SONRA KAYDA GEÇİRİLMEKTEDİR
43Zuhruf suresi/19-Ve onlar meleklerin (de) -ki Rahman tarafından yaratılan varlıklardır- dişi olduklarını iddia ederler, (yoksa) onların yaratılışını gördüler mi? Onların bu saçma iddiası kaydedilecek ve böyleleri (Hesap Günü bundan dolayı) yargılanacaklar!
TÜM GAYRETLER ÖNCEDEN DEĞİL UĞRAŞTAN SONRA KAYDEDİLMEKTEDİR
21Enbiya suresi/94-Yine de her kim, hem inanmış, hem de dürüst ve erdemli davranışlardan (bir şeyler) ortaya koymuşsa, onun bu çabası asla ziyan edilmeyecektir; çünkü, hiç kuşkusuz Biz bunu onun lehine kaydetmekteyiz.
ZAMAN GÖRECELİDİR
32Secde suresi/5- Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür. Sonra bu işler, süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir.
22Hacc suresi/47- Bir de senden acele azap istiyorlar. Hâlbuki Allah asla va’dinden caymaz. Şüphesiz Rabbinin nezdinde bir gün, sizin saydığınız bin yıl gibidir.
70Mearic suresi/4-Melekler ve Ruh (Cebrail) ona süresi elli bin yıl olan bir günde yükselir.
posted on Nisan 15th, 2012 at 15:42