Kandil Geceleri- Prof. Süleyman Ateş
Recep ayının 27’nci gecesi olan bu gece, İslâm dünyasında Miraç Gecesi olarak kutlanır. Hz. Peygamber’in geceleyin Mescid-i Aksâ’ya götürülmesine İsrâ, oradan göklere yükseltilmesine de Miraç denilir. İsrâ, geceleyin yürütmek demektir, ilk ayetinde bu sıra dışı yürütme olayını anlattığı için İsrâ adını alana surede, “Eksiklikten uzaktır O (Allah) ki, kulunu gecenin bir vaktinde, ayetlerimizden bir bölümünü kendisine göstermemiz için Mescid-i Harâm’dan, çevresini bereketli kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya yürüttü” buyurulmaktadır.
Kur’ân’da değil, hadis rivayetlerinde anlatılan Miraç’ın, Hz. Peygamber’in henüz kendisine peygamberlik görevi verilmeden önce Kabe’nin yanında uyurken gördüğü bir rüya olduğu rivayeti yanında peygamberlik geldikten 18 ay, yahut 5 yıl, yahut 7 yıl, yahut 12 yıl sonra vuku bulduğu rivayetleri de vardır. Hadisçilere göre Miraç’in vaktini gösteren rivayetler, Hz. Peygamber’in kendi sözü değildir. Ne Hz. Peygamber’in kendisi ne de sahâbîleri, “Miraç Gecesi” diye bir gece kutlamışlar ve o geceye özgü ibadetler yapmışlardır.
Kur’ân’da yüce Allah’ın, bir gece vakti, Mescid-i Harâm’dan Mescid-i Aksâ’ya yürüttüğü kulu Muhammed’in, gittiği yerde Allah’ın harika olaylarına tanık olduğu anlatılmaktadır. Ayetten, bunun uçma falan değil, normal yürüme olduğu anlaşılır. İşte bu gece yürütme olayına İsrâ denilir. Hz. Muhammed’in, gittiği Mescid-i Aksâ’da tanık olduğu harika olaylar ise O’nun manen yüceler âlemine çıkışıdır. Yürümesi, normal bedensel bir hareket Miracı, (yüceler âlemine yükselişi) ise ruhsal, mantal bir olaydır. Zaten Buhari rivayetinde bunun, bir vizyondan ibaret olduğu anlatılmaktadır. (Süleyman Ateş -Vatan Gazetesi -23/9/2003)
posted on Eylül 10th, 2011 at 14:18
posted on Nisan 29th, 2014 at 03:00
posted on Kasım 10th, 2015 at 11:54